Biraz cevaplamaya çalışırım
Essaaaaatttt! Nasıl hafta sonları yürüyen merdivenler işlemiyormuşmuşşşş?!

Berlin seni mahfetti galiba

Sırf 101 ve 245 otobüsleri cumartesi/pazar tekkatlı işliyor diye de haftasonu tekkatlı işletme var demişin, yahu, Memoş gasteciliği mi yapıyon, ne?! Haha
Düzeltme: Ostbahnhof değil, Ostkreuzu diyor Esat, Ostbahnhof acaip büyük bir gar, ama çaprazlama değil. Ostkreuz ise en büyük ve en karışık çaprazlama istasyonu. Hep çirkindi, son hâlini bilmiyorum, 2009da insan kısmen inemiyordu, transit geçen hatlar vardı, ve insanı çok sportif bir şekilde koşturan bir yerdi. Acaip. Ama o kadar acaipti ki, severdim yine
Aslında metrolarda yönlendirmeler % 100 okey, de, ille ki bizimle ilgili U9da Turmstraßede hayatımda gördüğüm en ahmak yönlendirme vardı, 245 otobüsünü gösteriyor ve? Sanırım otobüs hattı parkın bir tarafından öteki tarafına geçince, bunu ayarlamamışlar. Yapım ve şantiyelik durumlarda da bazı bilgilendirmeler eksikti/kapanmıştı, ama şöyle ki, insan trenden geldiğinde yine de yönü altta okumuş hâldeydi. Biz ama bazen üstten girip, alttan geçip yine üste çıkmak istedik, burada problem yaşanabiliyordu, meselâ Kottbusser Torda.
Güzel olan, herşeyin bir kimliği olması! Yani, zor bir durakta bile ben Esata 3 numaralı durak toteminde bekle diyebilirdim, ama akıl edemedim

Yani, her durağın, peronun, durak ve istasyon parçasının bir kimliği, IDsi var. Karışık yerlerde bu çok önemli.
Yürüyen merdivenlerin bir özelliği, genelde dururlar. Birisi gelip, kontağına bastığı an, işlemeye başlarlar. Ya sağında, ya solunda bir ok işareti işleme yönünü gösterir. İki istikamette de çalışanlar vardı, ama bu sefer görmedim, belki de vazgeçmişlerdir. Bunu bize belki Serhat anlatabilir.
Metrolara gelince, yani doğu/batı konusuna. Metro Almanyanın bölünmesinden eski tabiîki. Almanya 1945te savaşı kaybetti. 1949da »Almanya« yeniden kuruldu. O zamana kadar kanunen »işgalciler işletmesi« vardı. »Federal Almanya Cumhuriyeti« ile beraber de »Alman Demokratik Cumhuriyeti«, yani Doğualmanya, kuruldu, nesi demokratik idiyse de. Bu 1949. Ama! Duvar ve mayınla Almanyanın hakiki bir şekilde bölünmesi ta 1961de başladı. Başladı derken, çok ânî bir şekilde, şiddetle halkı çarptı. Öyle ki, o duvar denen sınır Berlinde evlerin, odaların küt diye ortasından geçti, öyle bir gece aksyonuydu. Berlinde Bornholmer ve Wallank sokaklarına acaip acıklı şeyler oldu, yarısı doğu, yarısı batı olan dairelerde insanlar pencerelerden atladı, vs. Metro ve banliyö tren sistemi bu ana kadar bir tüm olarak işletildi. Sonra iki ağ bölündü. Ve yine ama! Batı Berlindeki metro batıdan işletidli, Doğu Berlindeki metro doğudan. Banliyö şebekesi ise, tümü olarak (!) doğudan işletildi. Bundan dolayı Batı Berlinde zamanla bir boykot oluştu. Bu boykotun tarihi ve süreci komplike, Batı Berlinde doğu trenlerini işletenleri politik durumunu anlatmak da zor. Yetmişli yıllarda banliyö şebekesi yavaş yavaş çökmeye başladı. Düşünülen şuydu ki, o doğu araçlarına binenin parası, doğu ile batıyı ayıran duvarı ve arada geçmek isteyenleri öldüren kurşunları ödüyor. Almanya tek değil, iki ayrı devletti. Doğu Almanya çok sert ve sıkı bir şekilde, Sovyetler Birliğinden beter kapalı, hapsetmiş bir bloktu. Ne kadarı Rus/Sovyet, ne kadarı Komünist Alman mentalitesiydi, açıkçası bilemiyorum.
Her neyse, S-Bahn denen o koskoca şebeke kentin doğusunda devam etti, batısında kimse binmemek istedi, yavaş yavaş geriledi ve en son olarak 1983te % 100 oranla durduruldu. Ama 1978de ve 1980de de şebekenin bilmemkaçta bir payı işler hâldeydi, yani azdı, karanlıktı, dökülüyordu, geri kalan sistemle irtibatsızdı, vs.
1984ten itibaren, yanlış hatırlamıyorsam, batı BVG şirketi ik küçük hat parçasını devraldı (ama satın almadı galiba) ve yavaş yavaş yine bir işletmeye başlandı. Ama çoook az, çok kısa. Sonunda üç hat falan vardı galiba (bakmıyorum, kafadan yazıyorum şu an).
Kışa bir parantez açayım. Bu S-Bahn şebekesi 1830larda oluşan tren hatlarıyla başlamıştı, yani bayağı eski. Sistem olarak örümcek ağı gibi plânlanmıştı ve yapıldı. İki ringi var(dı ve hâlen var), bunu da kesen uzun hatlar, aradan da geçen kollar, yani tam örümcek ağı. Metro, yani U-Bahn, buna ek olarak, örümcek ağı değil, bir çaprazlama ağı olarak plânlanmıştı.
Metro sistemi ortadan başlayıp, dallanan bir, daha iyisi iki farklı araç/tünel genişliğinden oluşan, bir sistemdi. İlki küçük profil, sonradan eklenen büyük profil sistemi. Açıkçası, hangi tüneller hangi sistem, bir türlü aklımda tutamıyorum. 1920lerde büyük tüneller yapılmaya başlandı. Daha çok kuzey-güney aksları büyüktü. Yanılmıyorsam, bir sistem üçüncü raya üstten, ötekisi ise alttan temas ediyor, fark o. İlk hat 1902de açıldı. Bunlar da başta biraz karışık işliyorlardı, yani, tek bir tünelden tek bir hat geçmiyordu, oradan buraya, şuradan oraya, farklı hatlar işliyordu. Sonradan bütün bunlar çok basitleştirildi, hızlı bir sistem olması için paralel işletme, kollar vs kalktı. Metro sistemi de tabiîki hem bayağı büyüdü, hem de çok değişti, hepsine girmeyeyim şimdi. Ama meselâ bugünün Gleisdreieck istasyonu eskiden çok farklı bir yerdi, hakikaten bir ray üçgeniydi. Bir gün iki tren yan şekilde çarpıştı, vazgeçildi, üçgen yerine kesişme yapıldı. Ayrıca da savaşlar araya girdi. İkinci dünya savaşi Berlini haritadan sildi neredeyse, yani, tren, mren, ev, sosi dükkânı, pek bir şey kalmadı. Bugün görünce, insan bunu pek gözünde canlandıramıyor.
Berlin bölündüğünde, araya duvar çekildiğinde, metroda şöyle bir durum ortaya çıkmıştı: Batıda başlayıp, batıda sona eren iki hat vardı, ikisi de kuzey-güney istikametinde (bugün U6 ve U8 denen hatlar). Bir tane de tamamıyla doğuda kalan hat vardı (bugünün U5i). Bir hat ise batıda başlayıp, doğuda sonlanıyordu (o bugün bu şekilde yok, batısı bugün U3, doğusu bugün U2, eskiden bu şekilde işliyordu, bugün biraz farklı). Son saydığım, bölündü. Batı kısmı batıdan işletildi, doğu kısmı, duvarın arkasında, ilk yeraltı istasyonundan başlayıp, Pankow istikametinde işledi. Şimdi anlatmadaki problem, isimler çok kez değişti. Bugünün Pankow istasyonu bir kaç sene evvel eklendi, eskiden sondurak Vinetastraße idi. Başdurak ise neydi, bilmiyorum, galiba ismi Otto-Grotewohl-Straße idi. Ya da Thälmannplatz. İstasyon hep aynı da, isim farklı. Bugün ismi Mohrenstraße. Öyle basit, arada bir istasyon, orası doğunun batı başdurağıydı. Duvarın altından ve üstünden işleyen bazı kısımlar atıl kaldı. Bunlar bugün artık var olmayan Warschauer Brücke istasyonu (U1 hattının doğu sondurağı bugün Warschauer Straße, eski istasyondan biraz daha batıda, sonradan yapıldı) ve Mohrenstraße ile ta Wittenbergplatza kadar tüm üst şebeke. Neden o kadar? Bilmiyorum, sanırım, paralele gerek yoktu. Bir tanesi Türk Bit Pazarı idi, bir tanesi neydi, unuttum, ikisi arasında nostaljik bir tramvay (!) metro rayları üzerinden işliyordu. Gleisdreieckten itibaren de atıl kalan raylarda ilk mıknatıs treni deneme hattıydı. Kamuya 1988 veya 89 mu ne zaman açıldı, bombalandı ve kısacacık bir kamu tarihinden sonra yok oldu (M hattı). Bugünün U6 ve U8 hatlarında ise doğuda kalan istasyonların kapılarına duvar örüldü ve trenler durmadan transit geçtıler. Bir istasyon hariç: Friedrichstraße (U6). Burada hem metro duruyordu, hem banliyö treni de (batıdan, eskiden ve sonradan da yine, birleşmeden evvel). Burası sınır kapısıydı. Geri kalan istasyonlarda makineli tüfekle askerler bekçilik yapıyordu, ışıklar sönüktü ve tren yavaşça içlerinden geçiyordu. Ben çocukken, daha çok küçüktüm, heyecanla kapiii ben açcaaam diye öyle bir istasyonda kapıları cart diye açtım, herkes çığlık attı, annem beni yere attı, herkes kafasını indirdi, hemen kurşunlanacağız diye, çok şükür bir şey olmadı, sadece askerî bağirışlar ve tüfekleri yukarı çekme (onların da ödü patlamıştır), biri tünele girince kapıyı yine kapadı, aman ne azar, aman ödüm nasıl kopmuştu. O zamanlar kapılar otomatik değildi ve ben ilk kez bu hattaydım.
Berlin 1989da birleştikten sonra acaip bir hamleyle ve aceleyle bütün şebekeyi yine birleştirmeye başladılar. Tabiîki banliyö sistemi en zoruydu, Bugüne dek Düppel veya Siemensstadta hatlar işlemiyor, herhâlde de işlemeyecekler artık, çoook yazık
Metro hatları yeni düzenlendi. Eskiden işletilen hatlar yeniden ayarlandı ve sonduraklar ona göre biraz değişti, yani duvardan evvelki duruma geri dönülmedi, yeni kente göre hatlar düşünüldü, nitekim ray ağı, Esatın da deiği gibi, farklı hatları çekmeye elverişli. Sonradan eklenen bir istasyon biel oldu, yerüstü, eski U2 hattına Mendelssohn-Bartholdy-Park hafif metal/cam yapısı olarak eklendi, acaip bir şeydi, ama harika. Yer altında ise, 70 sene evvel % 90ı bitmiş, ama korunak olmuş Hermannstraße metro istasyonu »bitirildi« ve eklendi, bilhassa, zamanla banliyö ring hattı yeniden işletildiğinden. Bu ring son olarak nihayet ne zaman işletmeye geçti, hatırlamıyorum, ama sanırım bir kaç senecik henüz, çünkü kuzey kısmı tamamen çürümüştü, yani bizdeki İstanbul ahşap köşkler gibi hâldeydi, yıkık, dökük, hepsini söküp, yeniden yapmaları gerekti. Güney kısmı daha iyi durumdaydı, ona göre orada işletme kısman ta 1980lerde kısa bir hatta başlamıştı.
Doğudaki bugün U5 ismindeki hat doğu zamanında uzatılan tek hattı. İsmi eskiden E idi ve sonduraği da Tierpark. Oradan Hönowa kadar uzatma doğu işiydi. Galiba Tierpark bile ilk bir doğu uzatma etabıydı, bilmiyorum. Bugüne dek bir özellik Wuhletal istasyonu, çünkü orada metro bir banliyö istasyonuna yanaşıyor, peronu banliyö şebekesinde, bu bir tek.
Evet, doğu banliyö hatlarında bir çok hat kapandı, yerine rejyonal tren işletmesi geldi, yani S değil de B simgeli trenler. Bugün çiftkatlı işleyen hatlar. Doğu banliyösü derken, aşırı batıdaki dış hatları da kastediyorum, çünkü Batı Berlinin en batısı da yine doğuydu (Staaken ötesi).
Kısa vadeli U55 ve U5 birleştirilecek. Bu bugünün en büyük metro yapımı. U5ın yeni tünellerinden dolayı da U6da büyük değişiklikler olacak/oluyor, tarihî Französische Straße istasyonu kapanacak, az kuzeyinde yeni bir aktarma istasyonu oluşacak. Banliyö sisteminde ise yeni havalimanına raylar yapıldı. Havalimanında problemler belirdiğinden şu an kamuya açık işlemiyor, hâlâ test devrinde. Öyle bekliyor. Ayrıca Hauptbahnhofa kuzeyden yeni bir banliyö hatları aksı inşa ediliyor.
Şu an Berlinde tramvayı yine batıya sokma çabaları var, biraz okudum, bayağı bir kaç proje yürür hâlde. Hauptbahnhofa yapılan raylar beni şaşırttı, evvelden bilmiyordum bunu. Oradan devam edecekler ve eski tramvay ringini de yeniden yapacaklar, o zaman merkez ringi de işleyecek ve Berlinin üç ringi olacak: Merkez (tramvay), merkez sınırı (banliyö) ve Berlin etrafı (rejyonal).
Evet, şimdilik bu kadar. Direk sorular var mı?