de-TS.07 » Almanya' da Toplu Taşımda Alkol Yasağı

[Esat]

http://www.haber7.com/haber/20110404/Al ... yasagi.php

Başlıkta her ne kadar Almanya' da genel ifadesini kullansakta sanırım şimdilik sadece lokal olarak uygulanan ve Hamburg' ta uygulanmaya başlanacak olan bir uygulama. Alkollü kişiler genellikle dokunulmaz oluyorlar bu evropa kanunlarında, çünkü her haltı yedikten sonra "alkol etkisinde idim, hatırlamıyorum, aslında masum bir kediciğim" diyerek kurtulabilmek ihtimalleri var sanırım bu ihtimalden ve olanlardan yorulan toplu taşıma yetkilileride "demohratih, insan haggı bilmemneysi" kanunları değiştirmeye çalışmaktansa uygulamaları değiştirmeyi tercih etmişler, hayret ilk defa pratik zeka görüyorum bu heriflerde.

Almanya’da alkole bağlı şiddet olaylarının artması, toplu taşıma araçlarında alkol yasağını gündeme getirdi. Alkol yasağı daha önce Kuzey Almanya’nın Hamburg, Bremen, Hannover, Göttingen, Cuxhaven, Lüneburg ve Uelzen şehirleri arasında sefer yapan ve yılda yaklaşık 1 milyon yolcu kapasiteli Metronom şirketi tarafından başlatılmıştı. Yasağın başlaması ile şiddet olayları ile trenlerde oluşan maddi hasar azalmış, yolcu sayısının da artmasıyla toplu taşıma şirketinin gelirleri yükselmişti. Metronom’da sağlanan başarının üzerine kısa adı HVV olan Hamburg Yolcu Taşımacılığı Birliği de alkol yasağı uygulamasına karar verdi.

HVV’den yapılan açıklamada en geç yaz tatilinden sonra alkol yasağı uygulamasının başlatılacağı belirtildi. Yıl sonuna kadar geçiş dönemi kapsamında yasağa uymayanların uyarılacağı ve 2012 yılının başlangıcı ile birlikte 40 Euro ceza kesileceğine yer verildi.

Bu arada yasağın istasyon ve durakları kapsayıp kapsamayacağı konusunda net bir bilgi verilmezken, HVV’ye bağlı kurumların daha fikir birliğine varmadıkları ifade ediliyor.
Bilindiği gibi Hamburg’da daha önce toplu taşıtlarda bağırıp çağıran ve yolcuları rahatsız edenler için de 15 Euro para cezası uygulaması başlatılmıştı.

[btgn]

Almanya' da Toplu Taşımda Alkol Yasağı

Toplu taşıma araçlarında alkol kullanıldığına Zürih'te şahit olmuştum ve bayağı şaşırmıştım. Birden Türkiye geldi aklıma. Bizde olsa adamlar içer sonra etrafa saldırırdı ama ordakiler sakince biralarını içiyor inecekleri istasyona gelince de adam gibi iniyorlardı. Duruma alışınca ben de bir bira içmiştim tramvayda. Alkol sadece tramvayda değil her yerde hoş karşılanıyor, tepki çekmiyor. Türkiye'den giden birisi için şaşırtıcı bir durum.

[Esat]

Bu konuda oldukça hoşgörü var evet, ama bir yere kadar, ha nereye kadar? İşte ben o sınırı bir türlü bulamadım. Evet aracın içinde sakin sakin birasını içip çekip gidenlere kimse bir şey demiyor, hatta zil zurna araca binip gideceği yerde inen, bu arada sarhoşluk nedeni ile sağa sola sözlü olarak sataşanlara da kimse bir şey demiyor. Bir seferinde stres atmak amacı ile bir tanesini nasıl olsa sarhoş diyerek dövmeye niyetlendim fakat "sakın!!" diye bir uyarı aldım çünkü herife bir fiske vursam, hemen polisi arayacaklar, polis beni hemen yakalamasa da eşgalimi verecekler, yakalarsa da savunmasız bir alkoliği dövdüğüm için ceza alacağım, ne gadan hoş. İşte bu da zaten bu hoştgörünün temelini oluşturuyor, aslında bütün olay "aman bana bulaşmasın, bende ona bulaşmayayım çeksin gitsin" olayı.

Aslında sorunun sosyolojik kısmını Başar daha iyi irdeleyebilir, hem alanı hemde yaşadığı yer olduğu için ama genel olarak son yılların Avrupa' sında benim gördüğüm kadarı ile genellikle Avrupa doğumlu yeni jenerasyon göçmenler ve ortalığa salınan mülteciler kaynaklı bir "içip içip s..ma" durumu var, yani bunlar içtikleri zaman sakin kalamıyorlar, sağları solları çok oynuyor, sonuç olarakta olay çıkıyor. Habere konu olan kısım aslında yolculara yapılan saldırıdan ziyade araçlara uygulanan vandalizm ya da sarhoşların kendi aralarında ve görevlilere karşı giriştikleri durumlar olsa gerek. Her ne olursa olsun engellenmesi için yapılacak her şeye taraftarım.

[alabay]

Of, bu alkol konusu korkunç. Şimdi fazla girecek vaktim yok, ama problem burada "Alcopops" denen şeylerle başlamıştı. İlâveten Rusya'dan geri dönen Alman Kökenli'ler gemiyi tam batırdılar … bizimkiler de ek. Sosyolojik boyutu zor, korkular, hoşgelmemiş durumda bulunmak, segregasyon, falan …

Ama, konuya: Almanya'da araçta içki içmek yasak. Su bile içmek yasak aslında, yemek yemek de. Kanunen öyle, ama yine de dondurmayla binenler de oluyor. Ben meselâ Hep duruma bakar. Birinin üstünü kirletirsen, tazminatı seni batırır, ona göre. Gece hatlarında da tabiîki alkollü kişileri taşımak gerek, yoksa toplu taşıma gerek kalmazdı. İşte şahsî araçlarına binmesinler diye. Ama bin, otobüse kus … olmaz. Bir kere şahit olmuştum, şoför adamı mahfetti, anında 20,– € de cezasını söktü, adamcağız da gık demedi, çünkü etraf tarlaydı

[Hakan]

Türkiye'de olmaz böyle bir uygulama, mazallah içkili otobüse binilmesinin engellenmesi şeriata götürür memleketi...

[Esat]

Var ama bu uygulama ülkemizde, en azından İstanbul Ulaşım A.Ş. ye ait raylı sistemlerde var, tabii bu tip "Yolculuk Kuralları" nı ilk uygulayan olması nedeni ile takip eden pek çok kenti içi raylı sistem işletmeciside bu kuralı nerede ise birebir kopyalayarak kendi kuralları içerisine koymuştur. Yanlız TCDD sitesinde göremedim böyle bir şey, dolayısı ile banliyö trenleri içinde ya da peronlarda bununla ilgili bir uyarı varmı onuda bilmiyorum, aynı şekilde henüz İETT yi de incelemedim, ama dediğim gibi normalde raylı sistem araçları içerisinde alkollü içecek tüketmek yasak, ama buna dikkat madde "içmek yasak" diyor yani dışarıda içip geldiyseniz binmeniz bu anlamda yasak olamaz, güzel bir açık bulduk. Buna karşı tek bir savunma var, o da "tutum ve davranışları ile diğer yolcuları rahatsız ediyor olmak" tabi bunun içinde diğer yolcular tarafından şikayet edilmiş olmanız gerekir.

Yani şimdi bir adam alkollü olarak gelse, istasyona girmek istese ve güvenlik görevlisi almazsa, her ne kadar sistemi ve yolcuları korumak adına yapılmış bir hareket olsa da, böyle bir kural olmadığı için adamın seyahat özgürlüğünü kısıtlamış oluyorsunuz, benden söylemesi biri dava açarsa normalde ab muktesabatına göre (ne demek bu be?) o davayı kazanması gerekir benden dimesi.

[alabay]

Şahsen içkiliyi sever miyiz, sevmez miyiz, bir yana bıraırsak, bence şöyle bir durum var: İçkili bir insan katiyyen araç sürmemeli. Kusmayacak bir hâldeyse, aşırı pis kokmazsa (ki cigarracılara aynı siklet!) ve sarkıntılık gibi hareket bozuklukları olmazsa, sanırım, bir toplu taşım aracına içkiliyi taşımak gerekli ve doğru. İçkili olmanın sosyal boyutunu konuşmuyoruz. İçki yasaklanmalı mı, içkili olmak yasakla kalkar mı, onları da burada kolayca çözemeyiz. İnsanlık zaten bir bataklık