gnl-TS.09 » Toplu Taşımada Vandalizm

[Esat]

Vandalizm bildiğim kadarı ile ismini barbar vandal kavimlerinin yağmacılığı ve yıkıcılığından alan, salt şiddet amaçlı yakıp yıkma ve zarar verme olaylarına verilen isim günümüzde daha çok kamu alanları ve araçlarına karşı yapılan saldırılara kullanılıyor. Genellikle en basit vandalizm örneği graffiti şeklinde kendisini gösteriyor, bu basitçe ispirtolu kalem ile duvarları yazmaktan tutunda, araçların üzerine boyama yapmaya kadar varabiliyor. Özellikle graffiti ile verilen zararlar çeşitli uygulamalar ile giderilebiliyor olsa da maddi olarak zarar verdiği çok açık, Brüksel metro işletmecisi STIB' de sadece graffiti temizlemek ile görevli ekip dahi çalıştırılıyordu.

T4 Edirnekapı-Sultançiftliği Tramvayından bir kaç örnek:




Her ne kadar metro ve tramvay hattında oldukça az meydana geliyor olsa da özellikle banliyö hatları ve demiryollarında ve belediye otobüslerinde çok fazla rastlamaktayız, yine STIB işletmesindeki tramvaylarda yolcular arasında yapılan bir anket ile yeni tramvay araçlarında deri kaplı koltuklar kullanılmış ama bir süre sonra bu koltuklara karşı yapılan vandalizm ile başa çıkılamayarak halen bizdeki Düwag (KTA) araçlarında da gördüğümüz sert plastikten koltuk uygulamasına geçmek zorunda kalınmış, tabi burada toplum duyarlılığı da önemli bizler cebimizden çıkan vergiler ve ödemeler ile bize verilen hizmetin kalitesini ve bizim huzurumuzu bozan aslında vandal değil andaval sürüsüne karşı sesimizi çıkaramıyoruz, sesimizi çıkarttığımızda kendimize ve sevdiklerimize zarar geleceği korkusu ya da bu embesillerin kanun tarafından serbest bırakıldıktan sonra bir daha bulunamamaları "lanet olsun" dedirten başka unsurlar. Aşağıda bu konu ile ilgili en son örnek var TCDD mahkeme yolu ile alacağını tahsil edecekmiş, ama kimden o adamları yakalayamaz ki gidip spor klubü ile mahkemelik olacak ve sonucu göreceğiz.

TFF 2. Lig Yükselme Grubu'nda mücadele eden Adanaspor'un dün 5 Ocak Stadyumu'ndaki 3-2'lik galibiyetiyle sonuçlanan maçtan sonra Mersin'e gitmek üzere TCDD 6. Bölge Müdürlüğü tarafından kendilerine tahsis edilen 61721 sefer sayılı trendeki 2 vagona binen Mersin İdmanyurdu taraftarları, iddiaya göre Tarsus istasyonunda, aynı grupta mücadele eden Tarsus İdmanyurdu taraftarlarının taşlı saldırısına uğradı. İki grup arasında çıkan arbedede, Gökhan Güzeller (24), Erdal Sazak (22) ve Ali Özcan (20) çeşitli yerlerinden yaralandı.

Adanaspor yenilgisinin de verdiği hırsla bindikleri trenin lambaları, camları ve vagon kapılarını kıran, koltukları yerinden sökerek trenden atan Mersin İdmanyurdu taraftarları, diğer vagonlarda bulunan yolculardan bazılarına da, uyarıda bulunmaları üzerine hakaret etti.

Mersin'e ulaşan trendeki Mersin İdmanyurdu taraftarı yaralı 3 kişi, Toros Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı.

Olaydan sonra TCDD 6. Bölge Müdürlüğü bakım ve onarım servisine getirilen vagonlarda yetkililerce inceleme yapıldı. Yaklaşık 15 bin YTL maddi hasar meydana gelen 3 vagonun yeniden sefere konulabilmesi amacıyla onarımına başlandı.

TCDD 6. Bölge Müdürü Hasan Tahsin Köprülü, Adana Demirspor, Adanaspor, Mersin İdmanyurdu ve Tarsus İdmanyurdu'nun yörenin takımları olduğunu belirtti.

Bu takımların birbirleriyle yaptıkları maçlarda taraftarların müsabakaları centilmence izleyip yine aynı şekilde yaşadıkları kente dönmeleri gerektiğini kaydeden Köprülü, ''biz TCDD olarak Mersin İdmanyurdu'nun taraftarlarına Adana'ya gelmeleri için vagon tahsis ettik, ancak giderken gerek dışarıdan müdahale ve gerekse kendilerinin davranışları sonucu üzücü olaylar yaşandı'' dedi.

Köprülü, maddi zarar meydana gelen trenlere taraftarların anne ve babalarının, kardeşlerinin ve yakınlarının da binerek seyahat ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:

''Ancak fanatik taraftarlar zarar verirken bunu akıllarına getirmiyorlar. Hem birbirlerine, hem de devlet malına zarar veriyorlar. Bu tür davranışlardan uzak durmazlarsa, kendilerine bir daha vagon tahsis etmeyeceğiz. Her sezon bu tür olaylarla karşılaşıyoruz. TCDD olarak vagonlara zarar veren kişilerin tespit edilmesi amacıyla geniş kapsamlı hukuk mücadelesi başlatıyoruz. Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacağız, aynı zamanda kulüp yöneticilerinden zararın tanzimini isteyeceğiz.''

[Mehmet Kasım]

Şehir içlerine değil de dağ başlarına metro ve raylı sistem getirmek ne kadar doğru? Bu adamlar maalesef bu hattı hak etmiyorlardı. Ama merhamet?

[Esat]

Aslında bunun şehir içi ya da dışı ile alakası yok ve aslında en çok raylı sistem ihtiyacı olan yine bu bölgedir, Taksim istasyonu şehrin göbeğinde ama sürekli bu tarz yazılar yazılıyor, Yusufpaşa Aksaray kentin yüzyıllık merkezi ama park ettiğiniz araçların başına güvenlik bırakmazsanız aynı saldırılara maruz kalabiliyor, yine çok iyi biliyoruz ki şehrin içinde dolaşan otobüslerde bu tip hareketler nerede ise olağan görülecek durumda, bunun eğitim ile çok alakası olduğuna inanmıyorum, yapanlarda sonuçta lise mezunu gençlerdir, Avrupa ya da başka ülkelerde bunu yapanlar eğitimsizmi? Değil bu kültürsüzlük ya da içindeki doyumsuzluk yanlış bir şekilde dışa vurulmasından başka bir şey değil, bir de toplum bizdeki gibi vurdumduymazlık ya da sorumlu hissedipte güvenlik açmazı içine girmişse yapacak ne kalıyor, her araca bir güvenlik bir polismi?

[ahmettekin]

Bu konuda Ulaşım AŞ. yine de çok iyi durumda. TCDD dökülüyor diyebillirim. Son yıllarda turnike sisteminin devreye girmesiyle iyileşme gözlense de banliyö hatta vandal arkadaşlarımızdan nasibini fazlasıyla alıyor. Bindiyseniz görmüşsünüzdür, her istasyonun giriş ve çıkışlarında yola dik, ayrıca istasyon ortasıyla sonu arasında da yola paralel birer tane olmak üzere her istasyonda en az dört tabela bulunur. Son günlerde çok sık kullandığım banliyö trenlerinde bu tabelaların temiz olanına rastladım desem yalan olur. Her birinin üzerinde en az bir graffiti bulunuyor.

Demiryolumuzun Anadolu'da Gebze'ye kadar giden yaklaşık yirmi kilometrelik kısımı izole edilmediği için isteyen çok rahat bir şekilde demiryoluna girebilir, raya taş yerleştirebilir, camlara-trene taş atabilir, intihar edebilir. Bunların hepsi olmuştur, birkaç yıl öncesinde pek çok banliyö treninin camları kırık olurdu. Son yıllarda böyle pek kalmadı.

Marmaray'ın mevcut sistem üzerindeki en büyük yararı güvenliğin arttırılması olabilir. Şu anda istasyonlar çok uzun, kurplar üzerinde yer alıyorlar dolayısıyla kontrolü zor, yenilenme esnasında bu konuya dikkat edilebilir. Demiryolunun üç hat olması ve çok sık ve yüksek hızda sefer yapması demiryoluna girişleri engelleyecektir. Ama ben bunun bir son olacağını sanmıyorum.

Birkaç yıl önce bir programda gençlere graffiti yapmaları için duvar verildiğini duymuştum. Tabi ki Türkiye'de değildi bu olay. Bence belediye de ihata duvarlarını gençlere boyamaları için verebilir, bu şehri hem çirkin bir duvar görüntüsünden kurtarır hem de vandalleri bir nebze azaltır.

[alabay]

Bu hakikaten küresel bir problem ... salgın.
Ama o resimler ne kadar tatlııı
Ah şu grafitilerini sevsinler. Burada bir günde koskoca istasyonlar ve trenler batıyor, gidiyor ... yani "o" daha vandalizmden bayağı uzak. Berlin'de de kimse artık "ispirtolu kalem" ile gülünç duruma düşmez. Hakiki bir kıro, bıçak ve anahtar ile camları çizer! Ve bilim bakalım, bunlardan kaçı "yabancı uyruklu"

B. Alabay

[AyLiN]

Şehir içlerine değil de dağ başlarına metro ve raylı sistem getirmek ne kadar doğru? Bu adamlar maalesef bu hattı hak etmiyorlardı. Ama merhamet?

Ben dağ başına taşınırsam raylı sistem hakkımı bu cümle ile kaybetmiş oluyorum .

Sanırım yanlış bir cümle olmuş, yada farklı birşey ifade edilmek istenmiş.
Vandalizim dağbaşı değil Metropol Şehir Problemidir.
Avrupada bir tane bile vandalizime uğramamış bir Araç bir İstasyon bir Durak hatta bir Duvar bulamazsınız. Oysa dağbaşı değil parmakla gösterilen Şehirler bunlar.

Zarar olsun diye yapanlarda var can sıkıntısından yapanlarda yada birisine kızıp hırsınızı bir duraktan alanda oluyor.
Bunu önlemek mümkün mü? Hayır değil çünkü her köşe başına birisini dikemezsin bu mümkün değil.
Ama ufak yaşta çocukları bunun yanlış birşey olduğunu anlatmaya başlarsan, TV ve Gazetelerde buna yönelik daha çok Haberler yaparsan ne kadar yanlış olduğunu gösterirsen belki azalma olabilir.

[Esat]

camlara-trene taş atabilir, intihar edebilir. Bunların hepsi olmuştur, birkaç yıl öncesinde pek çok banliyö treninin camları kırık olurdu. Son yıllarda böyle pek kalmadı.

Geçtiğimiz yıl bu olay yoğun olarak Davutpaşa istasyonu çevresinde yaşandı hem de çakıl taşı değil bildiğiniz parke taşı atan hayvanlar mevcuttu, bunların terör çocuğu olduğundan tutunda başka bir sürü şeye kadar senaryo çıktı, güvenlikler nöbet tuttular ama yakaladıklarınız çocuk bir şey yapamıyorsunuz ve her zaman söylüyorum Türkiye de sıkı denetlenen ıslah evleri yapılmalı ve bu tipler bir şekilde ıslah edilmeli, sonuç olarak Ulaşım A.Ş. Aksaray-Havalimanı metrosu araçlarının tümünün camlarını 3M kırılmaz cam materyali ile kaplama yaptırdı, dolayısı ile artık herhangi bir yabancı cisim ile yapılan saldırılarda kırılma ve kırılarak yolcuya zarar verme riski nerede ise sıfırlandı.

Marmaray'ın mevcut sistem üzerindeki en büyük yararı güvenliğin arttırılması olabilir. Şu anda istasyonlar çok uzun, kurplar üzerinde yer alıyorlar dolayısıyla kontrolü zor, yenilenme esnasında bu konuya dikkat edilebilir. Demiryolunun üç hat olması ve çok sık ve yüksek hızda sefer yapması demiryoluna girişleri engelleyecektir.

Buna kesinlikle katılıyorum, kurp istasyonları iptal edilerek düz yerlere yapılmalı ve buraya 3ncü bir hat olmalı, ayrıca çevre güvenliği gerekirse daha yüksek ve kalın beton duvarlar ile alınmalı, ne kadar acı değilmi ineklerimiz olsa bakacak bir trenleri bile olmayacak, halbuki kent içi demiryolları kentlerin süsüdür biz ise izole etmek için elimizden geleni yapıyoruz.

Birkaç yıl önce bir programda gençlere graffiti yapmaları için duvar verildiğini duymuştum. Tabi ki Türkiye'de değildi bu olay. Bence belediye de ihata duvarlarını gençlere boyamaları için verebilir, bu şehri hem çirkin bir duvar görüntüsünden kurtarır hem de vandalleri bir nebze azaltır.

Hayır bu olay Türkiye' de oldu, Güngören' de tramvay istasyonunu boyayan gençler yakalandıktan sonra geceyi nezarette geçirdiler, polis ve ailelerinden gördükleri tepkiden sonra bir şekilde bu işi yapabilmek için Güngören Beldiye Başkanı ile görüştüler ve izin aldılar artık Güngören Belediyesi boş duvarlarını bu gençlere tahsis ediyor, boyalarını alıyor ve onlarda sanatlarını icraa ediyorlar Bir diğer uygulama da TCDD tarafından yapıldı yakalanan gençlere park alanında ki eski trenleri boyamalarına izin verildi ama kimse gidip boyamamış, gazeteciler görüşüp sorduklarında ise bu işin böyle zevki yok illegal olduğu zaman daha heyecanlı demişler ne yapacaksın kırk katırmı kırk satırmı kardeşim??

[Esat]

Aslında vandalizm olarak adlandırılmayan ama benim için aynı kefedeki bir davranış tarzıda araç içlerinde ya da istasyonlarda yer alan kalıcı bilgilendirme ya da yönlendirme ekipmanlarına verilen zararlar, bir süredir T1 Zeytinburnu-Kabataş tramvay hattı araçlarında bu kapı butonları kullanılmaya başlanmıştı ya da böyle bir niyet vardı (baş duraklar haricinde kullanıldığını hiç görmedimde ) dolayısı ile aşağıdaki baskıları yaptırarak araçlara takılması için verdik, burada bir uygulama hatası ile araç içine takılmış bir etiketin yolcu kisvesi altındaki kişiler tarafından uğradığı durumu görüyoruz, nerede ise 1 ay içerisinde bunların büyük çoğunluğu zarar gördü, neden ve niçinlerini tartışmak istemiyorum çünkü ucu dokunanlar oluyor gocunuluyor falan filan, malum Türkiye de iyi adam susan adamdır neyse; işte sonuç aşağıda:

[Esat]

TCDD 6. Bölge Müdürlüğünün günlük 15 bin yolcunun taşındığı sorumluluk alanlarında, özellikle Adana ve Mersin'in bazı mahallelerinde çocuklar tarafından trenlere atılan taşların yıllık maliyetinin 120 bin YTL'ye ulaştığı bildirildi.

Trenlere atılan taşlar nedeniyle vagon camlarında kırıklar, zedelenme ve en önemlisi de yolcular arasında yaralanmalar olduğunu ifade eden Köprülü, şöyle konuştu:

''En çok taşlama Mersin'in Tırmıl denilen mevkisi ile Çilek Mahallesi'nde, Adana'nın ise Şakirpaşa Mahallesinde yaşanıyor. Taş atanlar genellikle ilköğretim çağındaki çocuklar. Hasarların ve yaralıların tedavi masraflarının demir yollarına aylık maliyeti 10 bin YTL, yılda 120 bin YTL'ye ulaşıyor. Maddi hasarları gideriyoruz ancak en çok yaralanmalar bizi üzüyor, çünkü sonucunda körlüğe kadar gidebilen ağır yaralanmalar yaşanıyor.''

Evet yilda 120.000 ytl zarar ayrica cam kenarinda oturan kisilerde gozlerde cam kiriklari nedeni ile yaralanmalar görülüyor, ne diyeyim aslinda hepsini yakalayip bir yerlerinden asmak lazim ama bakin TCDD ne yapmis :

Köprülü, taş atan çocuklara yönelik eğitim çalışmalarının sürdürüldüğünü belirterek, ''Taşlamanın yaşandığı mahallelerde bulunan okullardaki çocuklara, oyuncak, kalem, defter, çikolata, gibi hediyeler veriyoruz. Onlara treni sevdirmek için seyahatler düzenliyoruz'' dedi.

Tabii konuya mazhar bölgedekiler icin 'asil asmaz bal kokmaz kokarsa ayran kokar asli yogurttur' sözünü hatirlatmak isterim, onlar o kalemi defteri alir tekrar alabilmek icin yine gider o cami kirar.

[abhazyalı ugur]

Şehir içlerine değil de dağ başlarına metro ve raylı sistem getirmek ne kadar doğru

Ormanın ortasından gecen metro

[Esat]

Gözünü sevdiğimin Avrupasının hayvanı da bir başka oluyor, aa pardon dilim sürçtü bunlar müsvette imiş, insan müsvettesi. Ya da Atina' da hayvanat bahçesinden ehlileşmemiş bir şeyler kaçmış

Yunan basını, kentin kuzeyindeki Kifisia semti tren istasyonunda bu sabaha karşı saat 01.00 sularında düzenlenen saldırıda, yaklaşık 20 kadar gençten oluşan bir grubun, son seferini tamamlayan banliyö trenine girerek vagonlara yanıcı madde döktüğünü duyurdu.

Eylemin farkına varmayan makinisti etkisiz hale getirerek istasyon bürosuna kilitleyen grubun, vagonlara molotofkokteyli attığı da kaydedildi.

Çıkan yangının diğer vagonlara da sıçramasıyla 9 vagonda ciddi maddi hasar meydana geldiği belirtilen haberlerde, saldırı sırasında vagonlarda bulunan toplam 8-9 yolcunun olay yerinden yaralanmadan uzaklaştığı açıklandı.

Kaynak : Lojiport

[alabay]

Böyle şeylere hiç hayvan denir mi yahu? Ayıp be!

B. Alabay