ist-TS.22 » Bir Hayal: İstanbul Taşımacılık Müzesi

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

ist-TS.22 » Bir Hayal: İstanbul Taşımacı

Mesaj gönderen Esat » 01 Eki Pzt, 2007 16:14

İstanbul gibi çok çeşitli toplu taşımacılık türlerini barındıran bir kentin bırakın tüm sistemleri barındıran bir müzeye tek bir sistem için dahi müzeye sahip olmamasının ne kadar büyük bir ayıp olduğunu şu son bir kaç yılda anladım.

Geçtiğimiz yıllarda İstanbul Ulaşım A.Ş. bünyesinde bir müze kurulması için öneri verdiğimde bu tablo ile karşılacağımı hiç düşünmemiştim, akabinde araştırma için onay verildiğinde bir zamanlar İstanbul da açık bulunan Kadıköy Hasanpaşa da ki müzenin kapatıldığını zaten biliyordum, ama bir ümit ve heves ile kolları sıvadık, ilk sonuçlar çok kötüydü bırakın o 170 tane motris ve vagonu bir tekerleği dahi kalmamış olduğunu görmek beni çok üzdü ve o günden sonra aşağıdaki resmi gördüğümde hep gözlerim doldu ve hep hüzünlendim. Ben İstanbul' un o yıllarını göremedim, tramvayların salınarak ilerlediği İstanbul' un bir kültürü olduğu yılları. Ama tramvaylarını çok sevdim ve sanki yaşamışçasına özledim onları.
Resim

Müzeyi ise ilgili kurumda ne bilen vardı ne de hatırlayan, sağa sola koşturup bir şeyler araştırırken, eski daktilolar ve biletlerden başka bir şey bulamayacağımı düşündüm, Kağıthane garajında bir takım materyaller olduğunu öğrendiğimde gördüklerim yine düş kırıklığı idi, bir atlı tramvay vagonu(revize edilmiş)üç adet maket iki hat tabelası, bir kesik tramvay makinist kabini, bir daktilo bir kaç tabela, buradan aldığım haberler Kadıköy yollarına düştüğümde eski Gazhane içerisindeki tünel vagonlarının durumu ise beni tümden hayrete düşürdü ve bir kez daha şunu anladım biz tarihimizi sevmiyoruz, mümkün olan her şekilde onun üzerini örtmeye ve yok etmeye çalışıyoruz iyi de olsa kötü de olsa.

Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim

Bu müzeden geriye kalanlardan elle tutulur olanlarıda Rahmi Koç Sanayi Müzesi tarafından alınmış ve restore edilerek sergileniyor, bu müze aslında raylı sistemler adına bizi tatmin etmesede elimizde avucumuzda kalan son parçalar ve en iyi korunanlar. Bugünler İETT eli ile bir Toplu Taşıma Müzesi canlandırılmaya çalışılsada ortada elle tutulur araçlar olmadan çokda tadı olmayacağını düşünüyorum.

Ülkemizde binlerce yıllık tarihi değerleri barındıran müzelerin bile durumu ortada iken belki de çok şey istiyorum ama diğer ülkelerin toplu taşımacılık müzelerini ve bu işe verdikleri değeri gördükten sonra biz gerçekten treni kaçırdık diye düşünmektende kendimi alamıyorum.
En son Esat tarafından 21 Kas Pzr, 2010 21:14 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kere düzenlendi.

Kullanıcı avatarı
M.Ali Sade
Aylık Paso
Mesajlar: 56
Kayıt: 27 Eyl Prş, 2007 23:37

Mesaj gönderen M.Ali Sade » 01 Eki Pzt, 2007 18:54

İstanbul'un bilinen toplu taşıma araçlarının büyük bölümünü görmüş biri olarak bu eksikliği ben de fazlasıyla hissediyorum.

Yalnız İETT müzesi faal olduğu yıllarda ben o müzeyi görebilme bahtiyarlığına ulaştım.Şimdi çok net olarak detaylarını hatırlayamasam da yine de ilginç ve güzel bir müze olduğunu hatırlıyorum.Neden yok edildiğine de bir anlam veremedim.

Zaman içerisinde diğer forum sitelerinde de çok tartıştık.Bir Leyland-Levend,Skoda RTO,Büssing ya da yerli Büssing U47D otobüsü hurdaya ayrılmadan önce gelecek nesillere gösterilmek üzere- varsın motoru da çalışmasın-saklanamazmıydı?Bu devletimize bir yük getirir miydi?Şimdilerde eski gazete kupüründe bir resmini bile görsek mutlu olduğumuz bu araçlar masraf edilmeden bir açık hava müzesinde dahi sergilenemez miydi?

Böylesine bir müze için yapılacak çalışmalara gönülden destek veriyorum.Bence de çok büyük bir ihtiyaç.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Eski Toplu Ulaşım Müzesi

Mesaj gönderen Esat » 06 Eki Cmt, 2007 00:48

Evet Mehmet Ali Bey bahsettiğiniz ve benimde bahsettiğim müze gerçek bir Toplu Ulaşım Müzesi konumunda iken, her şeyi ile yok edilmiş, halbuki orada eski otobüslerimiz ve tramvaylarımız ile onlara ait pek çok materyal vardı, Avrupa da insanlar bu müzeleri gezmek için turlar düzenliyorlar, gittiğinizde en kötü günde bile içinde dolaşan insanlar var, bu müzelerin ücretide çok can yakacak şeyler değildir zaten ama bizde ne hikmet ise bu müzeye sahip çıkılmamış zaman içerisinde troleybüslerinde eklenmesi ile daha da zenginleşecek bir müze meydana getirilebilirdi ama böyle yapılmamış, mevcut tramvaylar ve otobüsler önce daha müzede iken çürümeye bırakılmış, sonra çürümenin önüne geçemeyince bu araçları Avcılardaki İETT kampına taşımışlar, ne için diye soranlar olacaktır, o zaman söyleyelim İETT çalışanlarına kabinet olarak vermek için. Evet yanlış duymadınız çalışanların gelip burada dinlenebilmeleri için kabinet olarak verilmiş, zaten bu kullanımdan sonra tramvayların ön kısımları kesilip tuvalet gişesi yapılsa şaşırmazdım.

Yağmur ve güneşin altında daha da çürüyen araçlar sonrasında tamamen kaybolmuş bir önceki mesajımda anlattığım üzere iki tanesi Rahmi Koç Sanayii Müzesi tarafından alınmış biri revize edilmiş sergileniyor diğeri de Tuzla tarafında bir yerlerde imiş, geriye kalan ufak tefek şeyler ise bir süre Karaköy İETT binasının altında müze adı altında sergilenmiş (sergi demek daha doğru) bir kısmı da sanırım bazı kolleksiyonerlerin eline geçmiş, tabi kimseyi suçlamayalım ama görünen köyün klavuza ihtiyacı olmaz.

Günümüzde kurulmaya çalışılan müze ise yine bir sergiden öteye geçemeyecek kanımca, açık arttırma sitelerinde bolca ortalıkta dolaşan biletler dışında, bir kaç evrak, telgraf, daktilo belki bir kaç tabela ve belki de maketler olacak, bu iş ile ilk ilgilendiğimde özellikle eski tramvayların birebir modellerini yaptırtmayı planlamıştım ama teknik olarak yetersizliğimizden olsa gerek maliyet hesabını çıkartamadım bu yüzden de böyle bir teklifte hiç bir zaman bulunmadım. Bir iki ay kadar önce İstanbul Metrosu Levent istasyonunda açılan sergide de sadece devlet demiryolları ile ilgili materyaller, bir iki hareketli tren ve oyuncak babında bazı eşyalar dışında bir şeyler görmek mümkün olmadı, kendi çalışmalarım ve araştırmalarım ile ortaya bir kronoloji çıkartabildim tarihleri de az çok doğruladım ama hala bazı kopukluklar var, bu çalışmayı www.dersaadettramvayi.com sitesinde de yayınladım, bir diğer çabamız ise 1950 li yılların tramvay hatlarının tabelalarını yaptırmak oldu bu tabelaları da iş yoğunluğu arasında iki gün ayırıp gidip yerine yerleştirmek gerekiyor bu konuda faydalandığımız kaynak 1955 yılının haritası idi diye hatırlıyorum 32 adet tramvay hat tabelasını o günkü numara ve renkleri ile oluşturduk bakalım kısmet onuda sergiye açarız inşallah kısa zamanda.

Bir sonraki mesajda geçtiğimiz aylarda gezme fırsatı bulduğum Viyana Tramvay Müzesi hakkında bilgiler ve fotoğraflar yayınlayacağım umuyorum ki beğenecek ve benim hayıflanmalarıma daha bir hak vereceksiniz.

Saygılarımla.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Viyana Tramvay Müzesi

Mesaj gönderen Esat » 08 Eki Pzt, 2007 12:48

Bir önceki mesajımda bahsettiğim Viyana Tramvay Müzesi ile ilgili resimlerin bir kısmını aşağıda yayınlıyorum. Müzede atlı tramvay aracı hariç (bana sonradan yapılmış izlenimi verdi, ich kann nicht sprechen deutsch olduğum için anlamadım da :D) tamamı orjinal 100 kadar tramvay motris ve vagonu ile bakım hizmetlerinde kullanılan araçlar bulunuyor, hatta bu araçlardan bazı modeller halen seferdeler, hepsi pırıl pırıl bakımı yapılmış her aracın bir bilgilendirme levhası var, içlerine binmek yasak ama istediğiniz kadar resim çekebiliyorsunuz, tramvay sinyalizasyon sistemini gösteren bir sistem, eski durak tabelaları, fotoğraflar belgeler, bir çift katlı otobüs bir normal otobüs bir de omnibüs bulunuyor, ilk kez bir tramvay müzesi geziyor olmama rağmen Avrupa da daha kapsamlı bir müze varmı bilemiyorum zaman içerisinde diğer ülke müzelerinide gezersem bu başlık altına resimlerini eklemeye çalışacağım. Bence Viyana Tramvay Müzesi bir raylı sistem müzesinin nasıl olması gerektiği hakkında gerçek bir referans.

İşte Resimler

Resim
Bu resimdeki iki araç yaz aylarında hafta sonları ve tatil günlerinde 1. Viyana çevresinde nostaljik tramvay turu yapıyorlar.

Resim

Resim

Resim

Resim

Resim

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Eski Tünel Vagonları Müzeye.

Mesaj gönderen Esat » 26 Mar Çrş, 2008 19:20

Bu vagonları 2006 yılında fotoğraflamıştım, o tarihte nerede ise bu vagonlardan haberi bile olmayan ama yönetici sıfatındaki insanlar ile de karşılaşmıştım ve çok üzülmüştüm, akabinde benim yaptığım görüşmelerden bir iki hafta sonra TRT bu vagonları haber yapmıştı hatta o dönemde müdürüm bana Esat bu haberi sen mi yaptırdın diye sordu :) biz kerameti kendimizden bilmeyelim, eşeledik kurcaladık sağda solda dile getirdik en son geçtiğimiz haftalarda Kurtlar Vadisinin bir sahnesi bu Havagazı deposunda çekilmişti ve sadece bir vagon vardı, o sahneyi gördükten sonra vagonların buradan alındığını dolayısı ile Bağlarbaşı İETT müzesi için revizyona girdiğinide tahmin etmiştim, aslında hem üzücü hem sevindirici yıllarca tinercilerin içine yuvalandığı tüm hacetlerini giderdiği ısınmak için sağını solunu yaktığı bu tarih yaprakları solup giderken kimse bir şey yapmadı, sonra birinin aklına müze yapalım (ama ne müze) düşüncesi geldi de bunları aldı, bu vagonların bir tanesi zaten Rahmi Koç Müzesinde sergileniyordu hem de sistemi çalıştıran buharlı piston takımı ile birlikte. Keşke böyle parası olan ve bu işi yapanlara yol verilseydide yeniden imal edilmiş bile olsa tramvay araçlarıda olsa idi, eminim ki yazıda bahsi geçen tramvay maketi dedikleri de Kağıthane garajına atılmış olan bir otobüsle bir tramvay maketi, ve yine umarım ki bana tükürdüğümü yalatmak adına birileri yeni bir kaç tramvay maketi yaptırmıştır.
İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri'nden (İETT) edinilen bilgiye göre, tünele 1875-1969 arası 94 yıl süreyle hizmet veren 133 yıllık tarihi ahşap vagonlar, İETT Yapı Tesisleri Daire Başkanlığı'na bağlı Bakım Onarım ve Tesisat Şube Müdürlüğü'nde görevli 8 kişilik ekip tarafından 7 ayda yenilendi. 77 bin YTL'ye mal olan restorasyonda, 17 metreküp ahşap malzeme harcandı.

İETT'nin Bağlarbaşı'ndaki Ulaşım Müzesi'nde sergilenecek vagonların ahşap kısımları için meşe ve gürgen tercih edilirken, araç orta koridoru tutamaklarında ve tavan borularında yine aslına uygun olarak pirinç, el tutamaklarında ise meşin kullanıldı. Ahşap kısımlar İETT'nin Gümüşsuyu'nda bulunan atölyesinde işlenirken, pirinç borular, kapı kolları ve menteşeler sipariş üzerine özel olarak imal edildi. Demir aksamlar (şase) ise yine İETT'nin İkitelli'deki motor yenileme fabrikasında döküldü.

Emektar vagonlar 133 yaşında

1875 yılında hizmete girdiğinde 2 tarafı açık olan ve elektrik olmadığı için gaz lambalarıyla aydınlatılan tünel vagonları, ilk yıllarda 150 beygir gücündeki buhar makinesiyle çekilmişti. Zaman içerisinde bakım ve onarımları yapılarak 1969 yılına kadar İstanbullulara hizmet veren ahşap vagonlar, tünelin elektrifikasyona geçmesiyle emekliye ayrıldı.

1971 yılında Fransız Eletctro Enterprise şirketince tamamen yenilenen tünelin vagonları, ahşap yerine saca dönüştürüldü. Eski ahşap vagonlar Kuşdili'nde bulunan yaklaşık 1000 metrekarelik kapalı alanlı İETT Müzesi'ne çekilerek muhafaza edildi. 1989 yılında müzeyi boşaltan İETT, burada bulunan tramvay ve tünel vagonlarını Kurbağalıdere'deki eski hava gazı fabrikasına nakletmişti.

Bu arada, Rahmi Koç Müzesi kurulurken bir tanesi atlı, bir tanesi normal olmak üzere 2 tramvay vagonu sergilenmek üzere 1990 yılında müzeye verildi. Daha sonra bunlara 2000 yılında bir de tünel vagonu eklendi. Aslına uygun şekilde restore edilen ve halen Rahmi Koç Müzesi'nde sergilenen vagonlar, yerli ve yabancı ziyaretçilerin büyük ilgisiyle karşılandı.

İETT, Kurbağalıdere'de bulunan vagonlardan kalan 2 tanesini 2007 yılında İkitelli'ye nakletti. Burada, karoser atölyesinin yanında bir yer hazırlanarak restorasyona başlandı. 2007 yılı Temmuz ayı ortalarında başlayan çalışma, bu yılın Şubat ayında tamamlandı. Halen bulundukları yerde bekletilen vagonlar, yakın tarihte İETT'nin Bağlarbaşı'ndaki Ulaşım Müzesi'ne nakledilecek.

Bağlarbaşı'ndaki Ulaşım Müzesi'nde tünel vagonlarıyla birlikte kurumun tarihini oluşturan diğer bazı unsurlar da sergilenecek. Bunlar arasında tramvay ve otobüs maketleri, eski gaz lambaları, sokak lambaları ile gaz vanaları da bulunuyor. İzolasyonu yapılan tünel vagonları, gerekirse açık havada da sergilenebilecek.

Kullanıcı avatarı
M.Ali Sade
Aylık Paso
Mesajlar: 56
Kayıt: 27 Eyl Prş, 2007 23:37

Mesaj gönderen M.Ali Sade » 31 Mar Pzt, 2008 11:05

Dün sabah uydudan yayın yapan Polonya kanalı TVN Turbo TV de çok ilginç bir programla karşılaştım.Programın adı "Legendy PRL".

Varşova'ya çok güzel bir tramvay müzesi kurmuşlar.Eski vagonları,techizatları gösterdikten sonra yaşlı bir vatman Lehçe anlamasak da tramvayın kullanılışı ile ilgili pratik ve güzel bilgiler verdi.Pantografın çalışması,komuta kolları gibi konuları anlattı.Daha sonra da eski tramvayı çalıştırıp program sunucusuna küçük bir tur attırdı.Anladığım kadarıyla Varşova'da zaten halen de tramvay bir toplu taşıma aracı olarak kullanılıyor.Bir kaç çeşit vagonu çok çok güzel muhafaza etmişler.Duracak zili ipine kadar anlattılar.Çok güzel bir programdı.

Programın adını verdim.Polsat kanalını izleyebilen arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim.

Keşke bizde de böyle bir müze olsa.

Kullanıcı avatarı
AyLiN
Aylık Paso
Mesajlar: 90
Kayıt: 14 Eyl Cum, 2007 19:50

Mesaj gönderen AyLiN » 02 Nis Çrş, 2008 03:11

Böyle bir müzenin Türkiyeye bir gün kurulacağını hiç sanmıyorum, bizimkiler anca herşeyi yıkıp döksünler hurdaya versinler. Oysa herşeyi saklasalar Tarihçelerine sahib çıksalar yeni yetişen nesile nerden nereye geldik diye anlatsalar gösterseler kötümü olur?.
Viyanadaki Tramvay müzesi ulaşım açısından hiç bir sıkıntısı olmamasına rağmen biraz sapa bir yerde kalıyor, ziyaretci sayısıda çok yüksek değil zaten giriş bedelide çok cüzzi bir rakam ama yine kaldırılmıyor günde sadece 5 ziyaretcide gelse sanki 1000 ziyaretci gelmişcesine ilgi gösteriliyor sorular cevaplandırılıyor. Ayrıca hatıra para yapma makinalarıda çok hoş :).
Atıyorsunuz 5 cent seçiyorsunuz hangi eski tramvayı paranızın üstünde görmek istediğinizi ve yavaş yavaş çevirerek parayı ezerek tramvayı üzerine basıyorsunuz. Ne kadar basit birşey olmasına rağmen o müzeden hatıra paramı kendi ellerimle yapıp çıkmış olmam beni mutlu edebiliyor.
Belki birgün Türkiye Ulaşımcılarda ufak şeylerle bizi mutlu etmesini öğrenir.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 04 Nis Cum, 2008 08:32

Mehmet Bey bahsettiğiniz ve özlediğimiz tarzda bir müze artık bizde çok zor, çünkü korumamışız resmen çöpe atmış ve unutmuşuz şimdi bir kaç maket ile avutulacağız, gerçek bir tramvay tarihi görmek için RMK ya gitmek zorundayız, evet bu güzel ama saçma bu hizmeti kamu kültür kurumları vermelidir, bu düşünce ile yola çıktığımda önerim bulabilir isek hurda bile olsa tramvay araçları satın alalım bunları revize edelim, Zeytinburnu Çırpıcı çayırını belediyeden alıp kapalı bir müze haline getirelim ve bunu yaparken TCDD, İBB, İETT, Kültür A.Ş., ile birlikte çalışalımdı, tabii bu düşüncem daha baştan sakat doğdu çünkü ne TCDD ne de İETT ile böyle bir ortak çalışmanın mümkün olmadığını gördüm halbuki bu kurumlar materyalleri sağlasa Kültür A.Ş. de işletse ortaya çok güzel bir hizmet çıkabilirdi, bugün Viyana Tramvay Müzesinin girişi 3 euro, Köln tramvay müzesinin girişi yanlış hatırlamıyorsam 1,5 euro, bu paralar burada çalışan temizlikçinin bile maaşını ödemez ama insanlar gelsin gezsin diye böyle komik paralara giriş ücretleri alıyorlar ve içerisini gördüğümüzde ağzımız açık kalıyor, bu sebeple bu işler bizde zor, o yılların tramvay araçlarını artık çöpte bile bulamayız en sağlamı zaten İstiklalde çalışanlar bana kalırsa onları müzeye koyup oraya bu Kadıköy deki gibi Gotha ya da eski Tatra lardan bulup koymak lazım, düşünsenize 1914 model tramvayı çalıştırıyoruz ve yıpratıyoruz :) kim önemsiyor kimse, sorsanız oradaki yöneticiler bu aracın dünyada tarifeli çalışan belki tek en yaşlı araç olduğunu bile bilmezler, neden mi? Çünkü koltuk ve makam kendini geliştirmeyi gerektirmez birileri size ihsanda bulunur o ihsan süresince oturur ya yükselir ya da gidersiniz, "Çok çalışanın çok işi, az çalışanın çok maaşı olur" diye bir söz var. Bunları konuşmak bile beni ne kadar üzüyor bunu size anlatamam.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 05 Nis Cmt, 2008 14:01

Bugün bir boş vakitte Sirkeci' de ne yapayım diye dolaşırken Gar' a girmek aklıma geldi bir bakayım ne var ne yok neler yapılıyor diye tam banliyöye binip Paşa ya gitmeyi planlarken buradaki TCDD Müzesinin tabelası gözüme çarptı ve hatırladım evet TCDD nin iyi kötü bir kaç şey sergilediği bir küçük odası vardı ve ben burayı gezmemiştim, hemen içeri girdim ve cep telefonu ile de olsa biraz görüntü aldım uzunca bir sohbet ile ortamın sorunları hakkında fikir sahibi olduktan sonra ortak sıkıntılar ile ilgili dertleştikten sonra başka bir gün fotoğraf makinesi ile gelmek üzere sözleştik :)

Resim

Resim

Resim

Resim

Resim

Resim

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5555
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 05 Nis Cmt, 2008 14:43

Harikulade! Ya, øsmanlıca levhaları sökemedim, daha okunaklı resimleri olursa deneriz yine. Ne güzel ya ... Cigara da komik, yak bi cigara!

B. Alabay بجگاره

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18060
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 05 Nis Cmt, 2008 17:27

Cigara tabiri benimde çok dikkatimi çekti, bir iki hafta içerisinde hem bu müzeyi iyice fotoğraflamak hemde biraz daha detaylı bir fotoğraf çalışması yapmak istiyorum en azından Sirkeci Gar ile ilgili resimler çekmekte fayda var :)

Sanırım bahsettiğin arapça yazı bu, bakalım okuyabilecekmisin?

Resim

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5555
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 05 Nis Cmt, 2008 22:21

Şimdi vaktim kıt, o yüzden sadece şöyle bir bakışla pencereden bir şeyin bilmemne memnuğ olmasını okuyorum, herhalde sarkmak yasak, belki de bir şey atmak ...

B. Alabay

Cevapla

“Toplu Taşıma Müzeleri” sayfasına dön