Ben her ÖHO cu parayı hamudu ile götürüyor demiyorum ama kimse kusura bakmasında haftanın 7 günü gün boyu dolu gidip gelenlerde var, aman hava parası 800 bin TL imiş, bana ne yahu? Hava parası adı üstünde rüzgar geldi götürdü, bu kadar saçma bir şey olamaz. Şu başlıkta mesajı yazan kişide muhtemelen ÖHO cu, okuyun neler demiş
http://www.ulasimturkiye.com/viewtopic.php?t=746
Otobüsle birlikte İETT ihalesinde bile 700 bin tl tutuyor, diyor ki 10 yılda amorti ediyor, yani yılda 70 bin tl kazanması lazım bu adamın, masrafları hariç. Kazanmasa kim bu işe girer? Sen ben girersek aptalız ama bu adamlar yıllardır bu işi yapıyor kazanmayacak olsa girerler mi? Holding mi bu prestij için gökdelen yaptırır gibi "amannn bir otobüsümde orada olsun" dermi insan? Bu paranın bu hesabın devletin kontrolüne geçmesi için ücret denetimi şart ve bu anlamda ben İETT nin yaptığı işi sonuna kadar destekliyorum. Ama İETT de üstüne düşeni yapıp otobüslerin çalıştığı saatlerde her köşe başında bir biletçi ya da bilet makinesi bulundursun bir zahmet. Onun dışında devlette üzerine yapıp bu insanların üzerinde yakıt vergisine bir çözüm bulmalı, devlet bundan para kazanıyor diyerek vatandaşın tepesine binen bir uygulama olabilir mi? Parası yine yolcudan çıkıyor, ÖTV saçmalığına son verilmeli, anayasal hak olan özgürce seyahat edebilmenin kent içindeki yolu toplu taşıma ise buna destek olunmalı köstek değil.
Gelelim ilgili bir habere
http://www.lojiport.com/index.php?sayfa ... y&id=29887
Özulaş Toplutaşım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Yüksel, 13 Ağustos 2011 tarihinden itibaren özel halk otobüslerinde paralı yolculuk döneminin sona erdirileceğini belirterek, ''Bu konuda sıkıntımız büyük. 6 bin 300 minibüsün olduğu yerde paranın otobüste geçmemesi gerçekten zor olacak'' dedi.
Gündemdeki en önemli sıkıntının 13 Ağustos 2011'den itibaren özel halk otobüslerinde paralı yolculuk döneminin sona ermesi olduğunu kaydeden Yüksel, ''Büyükşehir Belediye Başkanımız 13 Ağustos'ta biletçilerin kalkacağını açıkladı.
Bu konuda sıkıntımız büyük. Bizim endişemiz var. 6 bin 300 minibüsün olduğu yerde paranın otobüste geçmemesi gerçekten zor olacak'' dedi.
Yüksel, bu uygulamanın esnafı sıkıntıya sokacak yönlerinin olduğunu kaydederek, ''Esnafın mağdur olmaması için bazı çalışmalar yapılıyor. Güzergahlarda, hatlarda değişiklik yapılıyor. Bunun yanında vatandaşın mağdur olmaması için kırsal alanlarda kart satışı yapan bayiler genişletilecek. İnşallah fazla bir zarar gelmeden kendi yolcumuzun bize döneceğine umuyoruz. Bekleyip göreceğiz'' diye konuştu.
İstanbul'da 2 bin 40 özel halk otobüsünün, Türkiye genelinde ise 16-17 bin civarında otobüsün hizmet verdiğini dile getiren Yüksel, şunları söyledi:
''Türkiye'deki halk otobüsleri normal taşıyıcılar gibi değil. Minibüs esnafı gibi, servis araçları gibi, taksi gibi değil. Biz Büyükşehir Belediyesinin verdiği tarifeye göre yolcu taşırız. Bizim şu anda 12-13 tane bedava taşımamız var. İndirimli taşımalar var.
Bunu yaparken de hiçbir sübvanse yok. Onunla ilgili problemlerimiz var. Tabii bu daha ziyade iktidarı ilgilendiren bir iştir. İETT ve İstanbul Büyükşehir Belediyesindeki çalışmalarımızda sorunları çözüyoruz ama iktidardan ÖTV'de, KDV'de indirim gibi taleplerimiz var.''