Gönderilme zamanı: 26 Şub Çrş, 2014 09:20
Ankara'daki teleferik sapanı gibi olmuş bunlar..
Pek güzel.
Ülkemiz pek güzel kalkınıyor..
Pek güzel.
Ülkemiz pek güzel kalkınıyor..
Ulaşım Hakkında Her Şey ...
http://www.ulasimturkiye.com/
Teşekkür ederimEsat yazdı:Harika, gördüğüm en iyi 3. köprü fotoğrafı oldu
Kaynak: http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turk ... tliam.htmlİstanbulun geleceğini etkileyecek 3. köprü, 3. havalimanı ve Kanal İstanbul projelerinin kente etkileri 16 bilim insanı tarafından bilimsel bir rapor haline getirildi. Rapora göre 3. havalimanı ve 3. köprü için doğrudan 8 bin 715 hektar orman alanı yok olacak. Bu rakam yaklaşık 8 bin futbol sahasına, Belgrad Ormanlarının iki katına denk geliyor. Öngörülere göre 2023te zirve saatlerde her 3 köprü de tıkanacak.
Projeler, İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Kyoto Protokolünün de aralarında bulunduğu Türkiyenin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşmeyi de ihlal edecek. Önce yöre, sonra tüm bölgesel iklim TEMAnın önderliğinde 7 aylık bir çalışma sonucunda hazırlanan İstanbul Projeleri raporuna göre, 3. havalimanı nedeniyle doğal orman alanları, canlı yaşamı barındıran yaklaşık 70 adet büyüklü küçüklü göl, gölcükler ve özellikle Terkos Gölünü besleyen dereler, tarım alanları ve mera alanları zarar görecek. Önce yöredeki küçük ölçekli iklim, sonra da bölgesel iklim etkilenecek.
Türkiyenin 122 önemli bitki alanından biri olan Terkos-Kasatura kıyıları Kanal İstanbul projesiyle tahrip olacak. Tarım arazileri hızla yapılaşmaya açılacak. Göller, meralar zarar görecek Kanal İstanbul, önemli miktarda tarım arazisini sulayabilecek bir potansiyele sahip Silivri, Çatalca ve Büyükçekmecede yoğunlaşmış yeraltı suyu havzalarına zarar verecek. Kanal İstanbulun geçme olasılığı olan yerlerde bulunan İstanbul Trakya demiryolu, TEM otoyolu, E5 otoyolu, Terkos-Alibey tarihi su galerisi, onlarca önemli içme suyu isale hattı, Ataköy atık su kolektörü gibi büyük yapıların yer değiştirmesi ayrı bir sorun oluşturacak. Büyükçekmece Gölü, Küçükçekmece Gölü, Terkos Gölü, Ömerli Havzası ve Batı İstanbul meraları zarar görecek. Karadeniz sahilindeki Kilyos kumulları, Ağaçlı kumulları, İstanbul Boğazı, Şile kıyıları ve Pendik Vadisi gibi önemli doğa alanlarındaki ekosistemler de yok olacak.
Kaynak: http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turk ... bilir.htmlUluslararası Finans Kurumu (IFC) ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın (EBRD) Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOBB ile ortak hazırladığı "İklim Riski Olay İncelemesi, Pilot İklim Değişimine Karşı Uyum Piyasa Çalışması: Türkiye" başlıklı rapor geçtiğimiz günlerde yayımlandı. Raporda iklim değişikliklerinin Türkiye'de şimdiden görülmeye başlandığı ve gelecek on yıllarda yoğunlaşacağı belirtildi.
BUNLAR YAŞANACAK
Raporda iklim değişikliğine bağlı olarak Türkiye'nin gelecekte yaşayacağı tahmin edilen deneyimler şöyle:
Tüm mevsimlerde her yerde ısıda bir artış var ancak artışlar yazları kışlardan daha fazla.
Yıllık yağış miktarında Türkiye'nin güney kesimlerinde azalışlar ve kuzey doğusunda olası hafif artışlar olabilir.
Toprak kaymalarıyla birlikte nehir suları ve yağmur sularından kaynaklanan sel risklerini artıran daha yoğun yağış vakaları yaşanabilir.
Suyun öneminin artmasına yol açan, sıcak hava ve kuraklıkların süresi ve yoğunluğunda artış görülebilir.
Deniz yüzeylerinde yükselme, nehir deltaları ya da kıyı kentlerinin alçak konumlu bölgelerinde sel risklerinde artışa rastlanabilir."
ÖZEL SEKTÖRE ETKİSİ
Raporda iklim değişikliğinin Türkiye'de özel sektör üzerindeki olası etkileri ise şöyle sıralandı (-) olumsuz, (+) olumlu:
Yazın kış mevsiminden daha belirgin olsa da tüm mevsimlerde görülecek ısı artışları: (-) İşgücü için ısıdan kaynaklanan sıkıntı, özellikle açık havada ya da havalandırılmamış binalarda çalışanlar için. Bunun işin sürdürülmesi ve sağlık ile güvenlik süreçleri üzerine potansiyel etkisi bulunuyor. (-) Enerji sarfiyatı / emisyon artışını düşürme hedefiyle uyumsuz potansiyele sahip ve işletme maliyetlerinde artışla sonuçlanan soğutma teknolojisiyle enerjiye talep artışı. (+) İşletme maliyetlerinde düşüşle sonuçlanacak kış dönemi ısınma maliyetinde azalış. (+) Ülkenin belli bölgelerinde ara mevsimlerde de ziraat ürünü alınabilmesi imkânı. (+)
Ülkenin güney bölgelerinde yağış azalışı: (-) Tarım ticaretinin azalan kâr ve artan işletme maliyetiyle karşılaşması sonucuyla tarımsal verimlilikte düşüş. (-) Su ihtiyacında artış, batıda Gediz ve Sakarya, doğuda Dicle ve Fırat havzalarında. Bu ticari, sanayi ve kamusal su kullanımında kısıtlamalarla sonuçlanabilir.
Kuraklık ve hava sıcaklığı sürelerinde artış ve yoğunlaşma: (-) Ticari, sanayi ve kamu kullanıcıların su kullanımları üzerine kısıtlamalar. (-) Özel sektörün dayandığı altyapıda artan sıcak dalgası frekanslarının neden olduğu hasar. (örn. yollar ve demiryolları)
Deniz yüzeyinin yükselişi: (-) Nehir deltası ya da kıyı kentlerinin alçak konumdaki bölgelerinde, fiziksel varlıkların hasarı ve hizmetlerde aksamayla sonuçlanacak su baskınlarına uğraması. (-) Sigorta primleri yükselebilir ya da sigorta yapılamaz hale gelinebilir ve koşullardan etkilenen varlıkların değeri azalır. (-) Kıyı ovalarının alçak konumdaki bölgelerinde zirai faaliyetlerin kesintiye uğraması. (-) Dolmabahçe Sarayı ve Camisi, Beylerbeyi Sarayı ve Ortaköy Camisi dahil, Boğaziçi boyunca yer alan tarihi ve kültürel yerlerin turizm endüstrisi üzerinde zararlı etkilere sahip olabilecek şekilde hasar görmesi."