IRIS (International Railway Industry Standart)
Gönderilme zamanı: 20 Mar Cmt, 2010 13:07
IRIS olarak kısaltmasını vermiş olduğunuz, International Railway Industry Standard olarak adlandırılan ve özellikle raylı sistem araçları ve sistemlerinde kullanılan ısıya dayanıklı, yanma esnasında duman vermeyen ya da standartın belirlediği kriterlerin üzerinde duman vermeyecek şekilde üretilmiş malzemelerin üretim standartıdır. Benim anladığım kadarı ile ISO9000 içerisinde tanımlanmış ve ayrıca ISO/TS 16949 otomobil üreticileri araç standartları ile de paralellikler gösteriyormuş, aslında sadece araçlar üzerindeki parçaların değil sistemde kullanılan mesela hat içerisinde kullanılan kablolama tesisatı gibi malzemelerinde standartları IRIS içerisinde tanımlanmış.
Aslında istediğimiz sadece bu kadarlık bir açıklama idi. Sonrasındaki üretici firmanın ismi cismine gelince, ülkemizde uluslararası üretim yapan firmalara parça üretimi yapan firmalar olduğunu biliyoruz. Her ne kadar demiryolu km, si ve işletmeciliği olarak dişe dokunur bir noktada olmasak ta, girişimci üreticilerimiz başka sektörlerde olduğu gibi bu sektörde de pay sahibi olmayı başardılar.
Bunun önemli tarafı şudur. Bu üretilen malzemeler toplu taşıma araçlarında meydana gelebilecek yangın, yanma, alevlenme gibi yolcu hayatını tehlikeye düşüren durumlarda alev almama, ısıya ve ateşe uzun süreli dayanım, yanma halinde duman çıkartmama ya da çok düşük yoğunlukta duman çıkartma gibi özellikleri ile yolcuların hayatını garanti altına alma amaçlı üretilmektedirler. Dolayısı ile mesajda ismi geçen üreticiler olsun geçmeyenler olsun, araçlarında herhangi bir sebep ile meydana gelebilecek benzeri durumlarda sorumlu duruma düşmemek adına bu malzemenin IRIS standartında üretilmiş olmasını şart koşarlar çünkü işletmeciler ya da iş verenlerde bu firmalardan bu standartta iş ister. Bu hem yolcuyu korumak hemde firmaların olası benzer bir durumda kendisini korumak amaçlı yaptığı bir şeydir.
Günümüzde özellikle benim bildiğim Avrupa' da ve basından gördüğümüz kadarı ile Amerika gibi ülkelerde, böylesi olaylarda çok ağır tazminatlar ile karşılaşılabiliyor. Şimdi bana insan hayatının söz konusu olduğu bir yerde para mevzusu yapıyorsun demeyin, çünkü bu önemli. Firmalar her ne kadar PR larında "insan hayatı bizim için değerlidir" deseler de, toplantı odalarında her zaman finansman ve maliyetler konuşulur. İşletmeciler genellikle ülkelerinde ya da bölgelerinde tek olmanın verdiği avantaj ile bu tip olayların zararını kısa sürede atlatabilselerde üreticiler ciddi anlamda sorun yaşamaktadırlar.
Benzer bir durumu Kaprun Faciası başlığında işlemiştim. 150 den fazla insanın hayatını kaybettiği bir tünelde araç yangını olayıdır ki, izlediğim belgesel olarak anlatımında, yangına sebep olan ekipman kadar aslında aracın üretimindeki malzemeye de atıf yapılmakta idi. Bu konu ile ilgili Viyana' da yaşanan bir hadise var geçen yıl onuda ayrıca yazacağım.
Aslında istediğimiz sadece bu kadarlık bir açıklama idi. Sonrasındaki üretici firmanın ismi cismine gelince, ülkemizde uluslararası üretim yapan firmalara parça üretimi yapan firmalar olduğunu biliyoruz. Her ne kadar demiryolu km, si ve işletmeciliği olarak dişe dokunur bir noktada olmasak ta, girişimci üreticilerimiz başka sektörlerde olduğu gibi bu sektörde de pay sahibi olmayı başardılar.
Bunun önemli tarafı şudur. Bu üretilen malzemeler toplu taşıma araçlarında meydana gelebilecek yangın, yanma, alevlenme gibi yolcu hayatını tehlikeye düşüren durumlarda alev almama, ısıya ve ateşe uzun süreli dayanım, yanma halinde duman çıkartmama ya da çok düşük yoğunlukta duman çıkartma gibi özellikleri ile yolcuların hayatını garanti altına alma amaçlı üretilmektedirler. Dolayısı ile mesajda ismi geçen üreticiler olsun geçmeyenler olsun, araçlarında herhangi bir sebep ile meydana gelebilecek benzeri durumlarda sorumlu duruma düşmemek adına bu malzemenin IRIS standartında üretilmiş olmasını şart koşarlar çünkü işletmeciler ya da iş verenlerde bu firmalardan bu standartta iş ister. Bu hem yolcuyu korumak hemde firmaların olası benzer bir durumda kendisini korumak amaçlı yaptığı bir şeydir.
Günümüzde özellikle benim bildiğim Avrupa' da ve basından gördüğümüz kadarı ile Amerika gibi ülkelerde, böylesi olaylarda çok ağır tazminatlar ile karşılaşılabiliyor. Şimdi bana insan hayatının söz konusu olduğu bir yerde para mevzusu yapıyorsun demeyin, çünkü bu önemli. Firmalar her ne kadar PR larında "insan hayatı bizim için değerlidir" deseler de, toplantı odalarında her zaman finansman ve maliyetler konuşulur. İşletmeciler genellikle ülkelerinde ya da bölgelerinde tek olmanın verdiği avantaj ile bu tip olayların zararını kısa sürede atlatabilselerde üreticiler ciddi anlamda sorun yaşamaktadırlar.
Benzer bir durumu Kaprun Faciası başlığında işlemiştim. 150 den fazla insanın hayatını kaybettiği bir tünelde araç yangını olayıdır ki, izlediğim belgesel olarak anlatımında, yangına sebep olan ekipman kadar aslında aracın üretimindeki malzemeye de atıf yapılmakta idi. Bu konu ile ilgili Viyana' da yaşanan bir hadise var geçen yıl onuda ayrıca yazacağım.