at-TS.09 » Viyana Toplu Taşımacılık Sistemi

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 28 Şub Pzr, 2010 23:09

Önce bir kaç gelişmeyi duyurayım birincisi aman nazar değmesin bilet yüzünden kavga dövüş yok derken geçtiğimiz hafta ÖBB bir bölgesel treninde bilet soran görevliye birisi kafayı yapıştırmış, daha sonra kaçmaya kalkışmış ama trenden inemediği için ilk istasyonda da polisler tarafından göz altına alınmış, şutlayın arkadaşı geldiği yere diyorum sadece :) ne kadar yabancı düşmanı oldum ben böyle yahu.

Diğer taraftan kent içi taşımacılıkta biletsiz yolculuklar ile ilgili atladığım bir detay, biletsiz yakalanan yolcu 70€ luk cezayı 3 gün içerisinde ödemez ise üzerine bir 67,80 € daha ekleniyormuş, yani ceza 137,80 € ya çıkıyor. Bu konu ile ilgili son haberde gazetelerde "Kopfgeld" yani "Kelle Parası" gibi bir anlam ile duyurulan bilet kontrolörlerinin prim almaları hadisesi oldu. Aslında bu bayağıdır devam eden bir uygulama imiş sanırım ama burada gazetelerin hepsi bulvar gazetesi olduğu için boncuk bulmuş gibi saldırdılar, tabi yetkililerde bunun adı Kelle Avcılığı değil Prim Usulü Çalışma dır diyerek düzelttiler. :) Sistemde kontrolörler yakaladıkları ve ceza kestikleri her biletsiz yolcu üzerinden ay sonunda ekstra prim alıyorlarmış, bu ÖBB yani devlet demiryollarında yakalama başına 14,53 €, Wiener Linien de ise 4,68 euro prim veriliyormuş. Tabi aradaki farkın sebebi kent içinde kaçak yolculukların daha fazla olması ve yakalama şansının daha yüksek olması gösteriliyor. Geçtiğimiz yıl 130.000 yolcuya kaçak yolculuk cezası kesildiğini düşünür isek sadece Wiener Linien'in ödediği prim 600 bin euronun üzerinde yapıyor, tam emin olmamak ile birlikte ÖBB de tek başına 500 bin euro prim ödemesi yapmış.

Gelelim son haberimize, Viyana' da gündemde olan bazı konuların halka sorulması işlemi gerçekleştirildi, yani referandum yapıldı. Referandumun bizleri ilgilendiren iki noktasından birine evet diğerine ise hayır oyu çıktı. Viyanalılar Hayır oyunu kent içine Londra benzeri bir sistem ile özel otoların ücretli giriş sistemine verirken metroların cuma ve cumartesi geceleri tam gün çalışmasına evet oyu verdiler. İlk açıklamalarda metro oylamasına da hayır çıktığı duyurulmuş ve açıkçası pek çok kişide bunu doğru bulduğunu söylemişti komik olan o zaman kim Evet oyu verdi? :) aslında arada büyük bir fark yok %53 Evet ve %47 Hayır oyu söz konusu idi ama Belediye başkanı verdiği sözü tutacağını bu isteğin yerine getirilmesi için çalışılacağını söyledi. Zaten işletmecide sanki dünden hazırmış gibi referandumdan bir hafta önce testleri yaptı ve herhangi bir sorun olmadığıın işletme olarak tamamen hazır oldukları açıklamasını yapmıştı. İşte biz bunu asla göremeyiz, bizde işletmecinin hiçbir yöneticisi çıkıpta seçim öncesi seçimi belediyenin pekte istemediği yönde etkileyecek bir şeyi söyle(ye)mez, ya da herşeyini toplamışsa ertesi gün gitmek için söyler. Açıkçası buna ben uyuz oldum, sana ne git trenini işlet, yaparız ederiz hazırız :):) sonuç olarak berduşlar için yatacak sıcak mekan, uyuşturucu satıcıları için gece mesaisi olarak verilen oylar geri dönecek.

Sonra bir mesaj daha yazıcam, S-Bahn durakları ve hatları ile ilgili resimler çektim bir de eski S-Bahn şimdiki U-Bahn hatlarından görüntülerde var.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 01 Mar Pzt, 2010 23:37

Evet yeni resimler ile devam edelim, aralarda anlatarak bazı konuları açıklamaya çalışacağım. Önce CAT sisteminin kent içi istasyonu olan Wien-Mitte / Landstrasse istasyonundan bir kaç kare.

Resim

Resim

Küçük tek peronluk bir istasyon ama oldukça gösterişli, dış kısmı bugünlerde biraz kırık dökük çünkü bu kompleks devlet demiryollarının istasyon yenileme işleri kapsamında yeniden inşa ediliyor, buradaki gar, 2 metro istasyonu ve CAT istasyonu bu kapsamda yeniden revize ediliyor bir de yeni inşa edilen kısım var, aşağıda bu konu ile ilgili resimler ile devam edeceğim. ÖBB şu anda kentin büyük garlarını yeniden inşa ediyor, diğer taraftanda da daha düşük kapasiteli ama önemli garlarda yenileniyor, yenileme işlemi istasyonun önemi ve yapısının özelliklerine göre çok basit işlerden oluşabildiği gibi çok büyük kapsamlı çalışmalarıda içerebiliyor, dolayısı ile uzun bir süreç olacak sanırım.

Önce Wien-Mitte / Landstrasse istasyonundan görüntüler yükleyelim, bu istasyonda iki isim olmasının sebebi ÖBB ve Wiener Linien farklı isimler kullanıyorlar bu sebeple iki isimle birlikte anılıyor, Başar bak bu sorun her yerde olabiliyor demek ki :)
Resim

Resim

Resim

Resim

Resim

Resim

Resim
Benim en beğendiğim kısmı tabiki yönlendirme ve tabelalar,

Burada da ne zaman gitsem bomboş gördüğüm benden başka inip binen olup olmadığından şüphe ettiğim hatta amacından bile artık şüphe ettiğim St. Marx banliyö istasyonu :) tüm bu söylediklerime rağmen revizyondan nasibini alarak şıkır şıkır olmuş
Resim

Resim

Resim

Resim

Resim

bu mesaja son olarak 2 tane de bilet otomatı resmi yükleyeyim, tip olarak aynı zaten aynı markanın ürünü olsa gerek, yeşil olan CAT kırmızı olan ÖBB trenleri için bilet satıyor, ÖBB otomatından kent içi tüm sistemler bileti almak mümkünmü bilmiyorum hiç denemedim, herhalde onun satışını sadece Wiener Linien yapıyor, ÖBB otomatlarında 111 kodlu sadece banliyö trenlerinde geçerli olan ve Çekirdek Bölge de geçerli bir bilet satılıyor. Makineler çok pratik bir kaç basit kelimeyi biliyorsanız işinizi rahatlıkla görebiliyorsunuz, daha önceden yoktu ama artık bankomat sistemleride makinelere adapte edildi, bunun yanında metal ve kağıt para ile de alabiliyorsunuz tabii ki.

Resim Resim

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5582
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 02 Mar Sal, 2010 06:39

Aaa, o S'e benzeyen şey sizin S-Bahn/Stadtbahn simgeniz mi? Aynen Prag'taki işarete benziyor yahu!

O bahsettiğin fazla isimlilik her yerde olabilir, ama genelde bir çözüm aranır. Berlin'deki istasyonlar üçgenini anlatmıştım ben galiba ... Yorckstraße metro istasyonu, Yorckstraße banliyö istasyonu ve Großgörschenstraße banliyö istasyonu, sonuncusu artık şimdi Yorckstraße (Großgörschenstraße) diye isimlendirildi. Matrak olan, iki banliyö istasyonu birbirlerine neredeyse paralel, biri doğuda, biri batıda, kuzeyde rayları birleşiyor. Ve tam aralarında doğu-batı istikametinde de metro istasyonu var, yani ona göre bir üçgen. Okunuşlar: york-ştra-sı, groğs-gör-şen-ştra-sı.

Bir şey daha, belki bize CAT'ı açman lâzım. Bir de "cat" diye okunmadığını anlat, ama "kat" mı, "ket" mi, "tse-a-te" mi, onu ben de bilmiyorum.

Viyana hakikaten şehir yani ... bana Avusturya genelinde hep biraz dağ ova köy gibi bir yer diye gözüküyor da ;-)

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 02 Mar Sal, 2010 23:22

CAT i daha önce anlatmıştım diye açıklama gereği görmemiştim. CAT ingilizce City Airport Train in kısaltması arkadaşlar, benim anladığım kadarı ile Şehir-Havalimanı Treni anlamına geliyor ki bu da hattın iki ucundaki merkezleri tarif ediyor. Aslında Viyana ya da Avusturya için böyle bir hizmete İngilizce isim vermek pek alışıldık bir şey değil. 2005 yılına kadar toplu taşıma araçlarında Almanca dışında hiçbir uyarı yoktu, metro araçlarına ingilizce bazı uyarılarda yazıldığında tantana bile yaptılar, "Ne gerek var ki?" moduna girdiler :) Tabi gerekçe kentin turistik olması idi ve bence yeterince de haklıydı. Dolayısı ile bir sisteme İngilizce isim vermek ve bunu kabul ettirmek ilginç, işletmenin başarısı ve artan talep işletmecinin gözünü Bratislava bağlantısı yapmaya dikmesine bile sebep oldu, ama tabii ki böyle bir işletme açılsa bile ismi yine de CAT olarak kalacaktır çünkü bu isim bir marka oldu, okunuşuda İngilizce işte KET diye okuyoruz bilmiyorum başka türlü okunuşu varmı? :)

Yok buralar köy Başar, tam benim gibi ineklere göre, yeşillik bol.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 14 Mar Pzr, 2010 23:53

Bir kaç resim daha yayınlayım, burası Schottenring istasyonu, tarihçeyi kurcalamadım U2 ile ilgili kitabı da henüz satın almadım ama bildiğim kadarı ile bu resimde sağ tarafta gördüğünüz eflatun renkli tabela ile gösterilen U2 istasyonu U4 hattının istasyonunun altına sonradan inşa edildi. Yani tam olarak altına denk gelmiyor olabilir ama konum olarak üst üsteler, bu açıdan bu istasyon bayağı bir ilgilimi çekiyor, oldukça da derinde yukarıdan aşağı doğru resim çekerken bayağı bir rahatsız oldum :oops:

Resim

Resim

Resim

ilk ve üçüncü resim photoshop ama fena da olmadı, malum makinemiz çocuk makinesi :) geniş açı alamıyorum sahte geniş açı yapıyoruz böyle.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 15 Mar Pzt, 2010 00:50

Geçen yazıcam demiştim ama yazmamışım resimleri de yüklememişim, hazır fırsat bulmuşken yazıp çizelim.

Daha önce Viyana Toplu Taşımacılık Sistemi makalemizde kısaca değinmiştik ama Stadtbahn ile ilgili bir şeylerde gösterelim tekrar.

Stadtbahn şebekesi ve mimarisi 1960 larda girişilen metro inşaatlarının temelini oluşturuyor. Stadtbahn ın günümüzdeki teknik karşılığı Hafif Raylı Sistem, buna ülkemizde ve bazı ülkelerde hafif metro da diyorlar. 1800 lerin sonunda dünyada ilk metro inşaatlarının başlaması ile birlikte Viyana kentinde de metro inşaatı yapılması için öneriler imparatora iletiliyor fakat o dönemde imparator yer altında ulaşım fikrine sıcak bakmıyor, fakat ihtiyacı da görerek bir kent içi demiryolu sistemi inşa edilmesine izin veriyor. O dönemde bu işe soyunan mimar Otto Wagner'in çalışmaları ile kente bir şebeke kazandırılıyor. Başta bahsettiğim üzere metro inşaa çalışmalarının başlaması ile birlikte bu şebekeye ait bazı güzergahların metro olarak işletilmesi için revizyon işlemleri yapılmış, bunlar peron boylarının uzatılması, bazı hatlarda 3.ray enerji sistemine geçilmesi ve yakın tarihte ise erişilebilirlik yani asansör ve yürüyen merdiven gibi ilavelerin yapılması şeklinde süregelmiş. Bu sistem hem burada hemde bu işin meraklıları arasın Otto Wagner Stadtbahn Mimarisi adı ile anılıyor, tüm yapılan revizyonlara rağmen bugün U4 ve U6 hatlarının çalıştığı güzergahlarda tüm istasyon yapıları ve orjinal taş duvar işçiliği korunmuştur. Fakat bazı noktalarda kısmi olarak hattın geometrisinin değiştirilmesi gibi işlemlerde yapılmış bu işlemlerin sonuçlarınıdan birinide görme şansımız olacak. Geçelim resimlere;

Resim

Resim

Resim
U4 hattına ait bir istasyon giriş binası ve tipik Stadtbahn mimarisi bir U6 hattı viyadüğü. Aşağıdaki resim ise yine U4 hattında bugün manevralar ya da parklanma için kullanılan bir kör yol, Stadtbahn şebekesi zamanında burası normal işletme yolu idi, bugün U4 hattı bu resimde sağ tarafta yer altında kalıyor. Hattın kapatılmış kesimi ise BMX ve kaykaylı gençler için aktivite alanı olarak düzenlenmiş durumda.

Resim

U4 ve U6 hatlarına bir sonraki mesajda tekrar döneceğim, mimarinin hala aynı olduğunu göstermek için bir iki karede Schnellbahn olarak adlandırdığımız banliyö sistemi istasyonundan bir kaç kare.

Resim

Resim

Resim

Resim
banliyö istasyonları pek iyi durumda değil, yavaş yavaş hepsi yenileniyor ama yenileme işlemi esnasında bu eski istasyonların yapısı bozulmuyor, aynen korunarak yapılıyor, bununla ilgili tekrar bir resim çalışması yapacağım, ayrıca bilgilendirme ve yönlendirme eksiği de yok.

Resim
banliyö hattında bir kaç yıldır sürdürülen çalışmalardan biriside erişilebilirliğin arttırılması, fakat bu istasyonlar yüzyıldan daha yaşlı olduğu için fiziki olarak şartları zorlamak gerekebiliyor, işte bu resimde bir kişilik yürüyen merdiven :) kilolu kişiler sığamayabilir o kadar dar, fakat işlevini yerine getiriyor.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 15 Mar Pzt, 2010 01:16

Elimi değdim bitireyim bari, bir önceki mesajda U4 ve U6 ya devam edeceğimi söylemiştim. Bu iki hat ile ilgili benzer bir durumu daha önce bizde çeşitli başlıklarda tartışmıştık, hatta neden bizdeki metro sistemlerinde böyle bağlantılar yok diye İBB ye sormaya cesaret bile etmiştik, tabii kimse bize cevap vermek nezaketine katlanmadı, en azından siz kimsiniz kardeşim bile diyebilirlerdi ama demediler. Aşağıda yayınlayacağım resimlerin yer aldığı Laengenfeld istasyonunda yer altından (aslında üstü açık ama hat zemin kotunun altında :)) gelen U4 hattı ile yer üstünde yani taş ve çelik viyadükler üzerinde ilerleyen U6 hattı aynı istasyon içerisinde birleşiyorlar. Bu birleşimde 2 peron 4 yollu bir yapı kullanılıyor, U6 nın yolları sistemin en dış yollarında yer alıyor, bunların içinde birer peron ve 2 peronun ortasında da U4 hattının yolları bulunuyor. Bu istasyonun girişi ile ilgili daha önce yayınladığım videoyu sizler ile tekrar paylaşıyorum

http://www.youtube.com/watch?v=QrM-MK9WWMM

Aşağıda ki resimlerde ise istasyonun diğer tarafında yer alan çıkışı göstereceğim, bu çıkışın hemen öncesinde U6 ve U4 hatları ray bağlantısı ile birbirlerine bağlanıyorlar. Burada hemen şunu belirtelim her iki hattın araçlarının bir diğerinde işletilmesi mümkün değil, fakat bu bağlantı iptal edilmemiş, belki bakım onarım araçlarının diğer hatlara geçebilmesi, belki de araçların diğer hattaki büyük bakım merkezine götürülebilmesi için bırakılmıştır sebebini henüz bilmiyorum. Fakat işletme hem enerji sisteminin farklılığı hemde peron yükseklik farkları nedeni ile imkansız.

Resim
Resim
Resim
Resim
Gördüğünüz resimlerde soldaki tünel U6 hattına ait, bu hattın diğer geliş tüneli sağ taraftaki anacaddenin altında kalıyor. Araçların geçişmesini görüntülemek iyi oldu bir dahaki sefere videoda çekeceğim. Makas bölgesini resimlemek mümkün değil, ancak istasyon içinden kuvvetli bir flash ile ya da hatta girerek mümkün dolayısı ile gösteremiyorum. Bu arada bu hatların revizyonundan bahsetmiştim en alttaki resime göre anlatır isem sağda kalan doldurulmuş alan U4 hattının eski geometrisidir. Stadtbahn şebekesinde bu 2 hat burada birleşerek bu yoldan devam ediyorlardı. Metroya çevrim esnasında U6 yapılan tünel ile sola doğru ayrılması sağlanmış.

Aşağıdaki resimlerde yine eski Stadtbahn yapısını görebilmeniz için çektim. Bu kesimde U4 hattı Wien nehri diyelim, bugün pek nehir gibi akmıyor ama :) bu nehrin kenarında ilerliyor, daha sonrada Tuna dan açılan bir kanal olan Donau Kanal ın kenarında gidiyor. Bu iki su kanalıda aynı taş işçiliği ile islah edilmiş olduğu için iki yapı hiç sırıtmıyor. Bugün U4 olan eski Stadtbahn yolu Wien nehri kenarında üstü açık ilerler iken, Donau Kanal kenarında kanal tarafı açık ama üstü kapalı olarak ilerliyor, o bölgede iyi resim çekmek mümkün olmadı o yüzden şimdi yüklemiyorum.

Resim
Resim
Resim
Resim

Daha sonra yine bir kaç ilginç nokta ile bu çalışmaya devam edeceğim, şimdilik bu kadar.

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5582
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 15 Mar Pzt, 2010 10:19

Yani, her nedense o Stadtbahn bana, sadece ismen değil, cismen de, banliyö şebekesi hatırlatıyor.

O kanal işi ilginç, hiç taşmalar falan olmuyor mu? Freiburg'un ortasından küçücük bir Dreisam (Drayzağm) nehri akıyor, taştığı zaman, korkunç, Haliç gibi, Prag da Vltava nehri ile bir kaç sene evvel merkezen tamamen batmıştı, metro şebeksi ağır zedelenmişti. Berlin'den böyle bir şey hatırlamıyorum, ama Berlin zaten neredeyse deniz kenarındaymış gibi çook sulu bir kent olduğundan, tüm metrolar su altından gidiyor gibi ... bir keresinde SS terör olayı olarak bir yerde bir bomba patlatmıştı, banliyö ve metro şebekesinin bir kısmı battı ... ama su çökmelerine karşı ağır savak kapıları var.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 15 Mar Pzt, 2010 10:26

Yo, kanal ile ilgili bildiğim kadarı ile bir sorun yok, zaten nedense o son resmin sol tarafında gördüğün Wien Fluss zaten kış günü bile o kadar akıyor yazın ise yok denecek derecede, sebebini bilmiyorum, ama gördüğün gibi çok derin ve de büyük bir kanal inşa etmişler zaten. Bu U4 hattı kuzeye döndüğünde başka bir kanalın yanında gidiyor onun derinliği ve debisi ise yüksek, ben onu Donau Kanal diye yazdım ama şimdi çokta emin olamadım. Eğer o benim bildiğim Tuna'dan gelen kanal ise riskli olabilir tabi neden olmasın, geçen yıl Yeni Tuna denilen büyük kanal taşmıştı ve çevresindeki Donaun Insel denilen bölgeyi sular altında bırakmıştı, fakat bu içerideki nehir kıvamındaki kanalda hiç öyle bir şey duymadım.

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5582
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 15 Mar Pzt, 2010 12:21

Duymamak derken, o bahsettiğim taşmalar senelik değıl, bazen onlarca senede bir oluyor. Oluyor veya olmuyor da, ona göre yine de ön plânlama yapılmalı. Yoksa elli senede bir olur, hadi canım ile, elli senede bir tüm şebeke de batar. Berlin'in merkezî yeraltı banliyö şebekesi bugüne dek, küfle boğuşuyor, yetmiş senedir. O bir patlama olduktan sonra, iş berbattı. Sadece merak ettiğimden sordum, şahsen sudan biraz korkarım, son senelerde Almanya'da korkunç sel olayları oldu, öyle şeyleri yaşadıktan veya gördükten sonra ... Hamburg 1962'yi ben çok şükür yaşamadım, ama 1997 Oder seli hâlâ aklımda. 1990 St. Blasien'deki (dağ tepesi!) seli şahsen yaşadım, evin kapısına kadar göller kapıştı, helikopterlerle üstümüzde durup bize hoparlörlerle uyarılar aktardılar. O yüzden su konusunda dikkatliyim. Deprem bir konu, su da başka bir konu. İkisi de gelecekte önem ve ağırlık kazanacak. Viyana'da da, İstanbul'da da.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18144
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 15 Mar Pzt, 2010 12:53

İstanbula bir şey olmaz takma sen kafana, 10 yıldır hergün deprem olacak denildi bir çivi çakılmadı orada insanlar halinden memnun.

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5582
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 15 Mar Pzt, 2010 21:04

Çivi çakmamak artistlik değil yahu. Çiviyi doğru dürüst çakmak ... baksana, bizde ve Haiti'de deperm ne yapıyor, Şili ve Japonya'da (!) ne yapıyor. Fark bu işte. Bizim burada 2004'te 5,5 ile 6 arası bir deperm oldu, neredeyse hiçbir hasar olmadı. Burası bayağı depremsel bir yer, arada sırada 2 ile 4 arası yerler sallanıyor, ama 6 bayağı idi, çok iyi hatırlıyorum, Bağdatlı (!) bir arkadaşla tesadüfen mutbakta gece iki buçukta mı ne oturuyorduk, birden bir güm, bütün dolaplar çöktü, düküldü, biz de deli gibi sokağa koştuk ... Ama ciddî hasar ... yok. Sadece orada burada bir kaç yırtık pırtık.

Cevapla

“Toplu Ulaşım Sistemleri İncelemeler” sayfasına dön